Mutlaka İzlenmesi Gereken Boks Filmleri

Yalnızca efsanevi bir boksör değil efsanevi bir sporcunun hayatını anlatan filmi Michael Mann yönetiyor, Will Smith oynuyor. Hem de Will Smith bu rolü sempatik olduğu zamanlarda oynuyor öyle düşünün. Müslüman olması sebebiyle ülkemizde de çok sevilen Muhammed Ali Clay‘in 1964 ve 1974 yılları arasındaki harika kariyerini konu edinen film, biyografi olmasına rağmen sürükleyiciliğini asla bozmayan takdir ettiğimiz yapımlardan biri. Filmin en güzel taraflarından biri ise Ali‘nin akıl hocası ve antrenörü Drew Brown‘a hakettiği kadar yer vermiş olması tabi.

Sinema tarihinin en ünlü boksörlerini canlandırmış iki aktör yıllar yıllar sonra aynı filmde, hem de yine bir boks filminde bir araya geliyor. Hazır olun… Bu isimler tam olarak düşündüğünüz gibi Sylvester Stallone ve Robert de Niro! Bir zamanlar birbirine ezeli rakip olmuş iki emekli boksörün hikayesini anlatan filmin temposu oldukça hafif. Özellikle izleyecek içten, komik ve seyirlik bir film arıyorsanız Grudge Match‘e bakmanızı samimiyetle öneririm. Beklediğinizden daha fazla gülebilirsiniz.

Yine gerçek bir sporcunun hayatından bir kesit var elimizde. “İrlandalı” Micky Ward‘un kariyerinin ilk günlerini işleyen film nereden bakarsanız bakın göz dolduruyor. Baştan sona izlemesi keyifli, bulunduğu atmosferin farkında olan yapımda Christian Bale başta olmak üzere müthiş performanslar var. “Boks filmleri arasında hangileri vardı ya şöyle hafif olanlardan bir tanesini açayım da antrenman sahnesiyle ya da son round’ın son saniyesinde atılan yumrukla gaza geleyim” modunda açarsanız biraz ağır kaçar. Ancak iyi bir film izlemek isterseniz The Fighter‘ın sizi tatmin edeceğine inanıyorum. Ayrıca Mark Wahlberg‘ün yer aldığı en iyi film olabilir.

Clint Eastwood‘un yönettiği, yine Clint Eastwood ve Hilary Swank‘in başrollerini paylaştığı film benim için listedeki en şaşırtıcı filmlerden biri. Hayatında memnun olacak pek bir şeyi olmayan bir kadının profesyonel bokstaki hızlı ilerleyişini ve antrenörüyle arasındaki dramayı işliyor temelde. Ancak bu iş yalnızca temelde böyle. Özellikle filmdeki kimya ve tahmin etmesi zor sapmalar izlerken istemsiz ekrana yaklaşmamıza sebebiyet veriyor. Yine iyi bir film izlemek isteyen herkes için önerebileceğim filmlerden.

Yukarıda antrenman sahnesiyle ve koreografisiyle gaza gelme durumundan bahsetmiştim hatırlarsanız. İstediğiniz buysa Southpaw size önerebileceğim ilk film olabilir. Yanlış anlamayın Southpaw‘un numarası sadece bu değil. Listedeki boks filmleri arasında bu tarz bir filmi izlediğinizi hissettirirken hiç fena olmayan bir karakter draması sunuyor izleyiciye. Yetimhaneden gösterişli ringlere taşınan Billy Hope, yaşadığı bir yıkım sebebiyle bildiğini sandığı bir çok şeyi en baştan öğrenmek durumunda kalıyor. Hikayemiz buradan yola çıkıyor. İzlemesi gerçekten çok keyifli bir film Southpaw. Başrollerini Jake Gyllenhaal ve Rachel McAdams paylaşırken, yönetmenliği ise Antoine Fuqua‘ya ait.

The Champ öyle bir film ki daha tam anlamıyla başlamadan bile size neden efsane olduğunu tane tane açıklıyor. Zevkleriniz ne yönde olursa olsun bu filmi en kısa zamanda izleyin. Özellikle filmin finalini defalarca izlemek isteyeceğinizden eminim.

Ron Howard‘ın yönettiği ve Russell Crowe‘un başrolünü üstlendiği bu yapım yaşamış bir sporcunun hayatını konu edinen filmlerden bir diğeri. James “Cinderella Man” Braddock filmlerde görüp etkilendiğimiz bir çok klişeyi gerçekten yaşamış bir adam. Cinderella Man filmi ise bulunduğu dönemin umutsuzluğunu iyi veren, bu hikayeyi layık olduğu gibi muhteşem yansıtan bir film. Film Büyük Buhran sırasında boksa geri dönen James Braddock‘un hikayesini anlatıyor. İyi film iyi.

Duymaktan sıkıldınız ama bu film de gerçek bir sporcudan feyz alıyor. Jake La Motta ismini efsane boksör Sugar Ray Robinson‘ı ilk yenen adam olarak duymuş olabilirsiniz. Ya da filmi izlemişsinizdir ikisi de olası. Filmin şurası iyiydi, bu yüzden güzeldi demeyeceğim. Ancak şunu söylemek istiyorum. Martin Scorsese‘in en iyi filmlerinden biri. Ciddiyim. Ha bir de en son 9 numarada bahsettiğim Robert De Niro isimli müthiş adam başrolde.

Snatch aslında tam anlamıyla boks filmleri arasında gösterilebilir mi bilemedim. Ancak boks teması ve boksun hikayede kapladığı önem yüzünden listeye almaya karar verdim. Snatch’in hakkı en az 3 sayfa olduğu için kendimi kısacağım. Guy Ritchie‘yi çok severim ve bu film benim gözümde Guy Ritchie‘nin net en iyi filmi. E oyuncu kadrosu zaten filmi hemen açıp izlemek için başlı başına bir neden. Eğer sinemayı hobileriniz arasında sayıyorsanız ve hala bu filmi izlemediyseniz bence hobinize bir iyilik yapın ve derhal başlayın.

Listeye başlarken çoğunuzun tahmininizin bu yönde olduğunu biliyorum. Bırakın boks filmi demeyi, boks dediğimiz an akla gelen bir isimden bahsediyoruz. Burada bir kaç satırda Rocky‘i tanıtacak değilim. Zaten hepimiz İtalyan Aygırı‘nı yakınen tanıyoruz. Ancak aranızda hala izlememiş olan, bölük pörçük televizyonda denk gelen, ya da merak bile etmemiş arkadaşları şu konuda temin ederim. Rocky boşu boşuna efsane olmuş bir seri değil. Eğer izlemediyseniz hemen listeyi okumayı bırakıp 1976 yapımı Rocky‘den başlayıp son filmi Creed‘e kadar bir maraton yapın. Hatta izlediyseniz de yapın. Rocky bu sonuçta.

Eklemek istediğiniz, katıldığınız ya da katılmadığınız ne varsa belirtmeyi unutmayın.